Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), yaz tatili öncesinde önemli bir gündem maddesiyle toplanmaya hazırlanıyor: 10. Yargı Paketi. Bu paket, beraberinde getireceği 25 maddelik ek düzenleme ile yaklaşık 50 bin mahkum ve tutukluya tahliye yolunu açabileceği belirtiliyor. Özellikle sosyal medya üzerinden uzun süredir af beklentisi içinde olan 400 bini aşkın tutuklu ve hükümlü yakını, gözlerini bu yargı paketine çevirmiş durumda.
Yargı Paketi Meclis'e Geliyor: Neler Bekleniyor?
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un af beklentilerini ortadan kaldıran açıklamalarına rağmen, on binlerce mahkum ve tutuklu için umut ışığı doğdu. Tek seferlik bir infaz düzenlemesinin taslağı, son haliyle AK Parti Meclis Grubu'na gönderildi. İktidarın taslak üzerindeki hazırlıklarını tamamlamasının ardından, düzenleme Meclis'te görüşülmeye başlanacak. AK Parti Grubu, muhalefetin de görüşlerini alarak düzenlemeye son şeklini verecek.
Yargı Paketi'nden beklenen düzenlemelerden bazıları şunlar:
- 31 Temmuz 2023 öncesi cezaevine girenlerin faydalandığı denetimli serbestlik kapsamının genişletilmesi.
- Mükerrer suçlarda şartlı tahliye için cezanın tamamı yerine 4/3'ünün uygulanması.
- Çocuklu anneler ve cezaevi koşullarında yaşamını sürdüremeyecek hastalar için "evde infaz" imkanı.
- Denetimli serbestlik sürelerinde değişiklikler.
Tahliye Sayısı ve Düzenlemenin Kapsamı
AK Parti kaynakları, Yargı Paketi'nin görüşülmesinin Ekim ayına ertelenebileceğini belirtirken, infaz düzenlemesinin Meclis tatile girmeden yasalaşacağını vurguluyor. Bakan Yılmaz Tunç tarafından tek seferlik olduğu açıklanan bu infaz düzenlemesinin Meclis'ten geçmesi halinde, yaklaşık 50 bin kişinin cezaevinden tahliye edilmesi bekleniyor.
Bu düzenlemenin, cezaevlerindeki doluluk oranını azaltması ve infaz sistemine nefes aldırması hedefleniyor. Ancak, düzenlemenin kapsamı ve şartları hakkında henüz tüm detaylar netleşmiş değil. Özellikle hangi suçları kapsayacağı, denetimli serbestlik şartlarının nasıl değişeceği ve evde infaz uygulamasının detayları merakla bekleniyor.
Yargı paketinin yasalaşmasıyla birlikte, hem mahkumlar hem de aileleri için yeni bir dönem başlayacak. Cezaevinden çıkacak olan bireylerin topluma yeniden entegre olmaları ve suç işlememeleri için gerekli destek mekanizmalarının oluşturulması büyük önem taşıyor. Bu süreçte, devletin yanı sıra sivil toplum kuruluşlarının da aktif rol alması bekleniyor.