
50 Bin Mahkuma Müjde! Kısmi Af mı Geliyor? İşte Detaylar!
Türkiye'de yaklaşık 50 bin mahkûmu ilgilendiren bir düzenleme Meclis gündemine taşınıyor. 31 Temmuz 2023 tarihinden önce suç işlemiş olan hükümlülere erken tahliye imkânı sağlayacak olan bu düzenleme, denetimli serbestlik uygulamasının genişletilmesini öngörüyor. AKP, MHP ve Adalet Bakanlığı'nın ortak talebiyle 11’inci Yargı Paketi’ne eklenen bu madde, kamuoyunda "kısmi af" tartışmalarını da beraberinde getirdi.
Erken Tahliye Kimleri Kapsıyor?
Düzenlemenin temel şartı, suçun 31 Temmuz 2023 tarihinden önce işlenmiş olması. Bu koşulu sağlayan ve denetimli serbestliğe 5 yıl veya daha az süresi kalan hükümlüler, cezalarının kalan kısmını dışarıda geçirebilecekler. Ancak, bu düzenlemenin bazı istisnaları da bulunuyor. İşte kapsam dışı bırakılan suç grupları:
- Örgütlü suçlar
- Terör suçları
Bu suçları işleyenler, düzenlemeden yararlanamayacaklar.
Adalet Bakanı'ndan Açıklama
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bu konu üzerinde uzun süredir çalışıldığını belirterek, "31 Temmuz 2023’ten önce suç işleyip davası sonuçlanmayan da ‘niye ben yararlanamıyorum?’ diyor. Bu sebeple eşitlik ilkesi açısından bir düzenleme yapılabilir" şeklinde bir açıklama yapmıştı. MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız da benzer şekilde, dosyası kesinleşmeyenlerin mağduriyet yaşadığını ve bu eksikliğin giderilmesi gerektiğini ifade etmişti.
Kamuoyunda Tartışmalar Sürüyor
AKP ve Adalet Bakanlığı, yapılacak değişikliğin af niteliğinde olmadığını vurgulasa da, binlerce kişinin cezaevinden çıkacak olması kamuoyunda "kısmi af" tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Düzenlemenin Meclis’e sunulmasıyla birlikte bu tartışmaların daha da artması bekleniyor. Hukukçular ve siyasetçiler, düzenlemenin anayasal eşitlik ilkesine uygun olup olmadığı konusunda farklı görüşler belirtiyor.
Bu düzenleme ile birlikte, cezaevlerindeki doluluk oranının azaltılması ve hükümlülerin topluma yeniden kazandırılması hedefleniyor. Ancak, düzenlemenin kamuoyunda yarattığı tartışmalar ve potansiyel etkileri yakından takip edilecek. Özellikle, terör ve örgütlü suçlar gibi hassas konularda herhangi bir güvenlik açığına yol açmaması için gerekli önlemlerin alınması büyük önem taşıyor. Bu düzenlemenin hayata geçirilmesiyle birlikte, hem hükümlülerin durumu hem de toplumun genel güvenliği açısından önemli değişiklikler yaşanabilir.










