Gazeteci Murat Ağırel ile Haber7 yazarı Ferhat Murat arasında sert bir tartışma yaşandı. Ağırel, Murat'ın kendisi hakkındaki iddialarına çok sert sözlerle yanıt verdi. Tartışmanın fitilini ateşleyen ise, Ağırel'in gözaltına alınması ve ardından serbest bırakılması süreci oldu.
Olayın Arka Planı
BirGün yazarı Timur Soykan ile birlikte gözaltına alınan ve adli kontrol şartıyla serbest bırakılan gazeteci Murat Ağırel, Haber7 yazarı Ferhat Murat'ın "Erkan Kork'tan para talebinde bulundu" iddiasıyla ilgili olarak çok sert bir açıklama yaptı. Ağırel, Murat'a "Bu yazdıklarının tek bir satırını belgele, kalemimi kırayım. Sen adi bir yalancısın" şeklinde konuştu.
Gazeteci Timur Soykan ile Murat Ağırel, tehdit ve şantaj suçlamalarıyla gözaltına alınmış, ardından adli kontrol ve yurt dışı çıkış yasağı ile serbest bırakılmıştı. Yasadışı bahis suçundan tutuklu olan Erkan Kork, gazetecilerin kendisine şantaj ve baskı yaptığını iddia ederek savcılığa şikayette bulunmuştu. Bu gelişmelerin ardından Haber7 yazarı Ferhat Murat, sosyal medyada yaptığı paylaşımla Ağırel'i hedef almıştı.
Murat, paylaşımında Erkan Kork'un iddiasına göre Ağırel'in kendisinden yüksek miktarda para talep ettiğini, bu talebin kabul edilmemesi üzerine de isminin yazı, program ve kitapta yer aldığını öne sürmüştü. Bu iddialar üzerine Ağırel'den çok sert bir yanıt geldi.
Ağırel'den Sert Yanıt
Ağırel, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Murat'a "Sen adi bir yalancısın. Bu yazdıklarının tek bir satırını belgele, kalemimi kırayım" dedi. Ayrıca, Murat'ın iddialarının hiçbir resmi soruşturma evrağında yer almadığını ve halkı zehirlediğini belirtti. Ağırel, "Cesaretin varsa iddia dediklerini belgeli şekilde açıkla" çağrısında bulundu.
Ağırel açıklamasında şunları söyledi:
- "YALANCIYA ÖZEL BİLGİ Sen adi bir yalancısın. Ne emniyet, ne savcılık, ne de herhangi bir resmi soruşturma evrağında yer almayan bir iftirayı, “sözde bilgi aldım” süsüyle pazarlayıp halkı zehirliyorsun."
- "Daha önce de söyledim: Bu yazdıklarının tek bir satırını belgele, kalemimi kırayım. Ama sen ispatlayamazsan, aynı tavrı göstereceksin. Hodri meydan!"
- "Kirli Çark adlı kitabım Ocak 2025’te yayımlandı. Kitapta Erkan Kork’un adı dahi geçmez. Hakkındaki iddianame ve MASAK raporu 2024 yılına ait. davada yargılanan kişi iddianameyi göndermese böyle bir davadan haberim dahi yoktu .Kork ile Görüşmemiz mi? 2025 Mart ayında gerçekleşti. Yeni kitabım çıktıktan, Flash TV satıldıktan 3 ay sonra ! Ve ardından bu kişinin cevap hakkına riayet ederek Cumhuriyet’te dört ayrı yazı kaleme aldım. Hepsi belgeli, hepsi cevap hakkına saygılı."
- "Şimdi çıkmışsın, oturduğun yerden hikâye uyduruyorsun. Kuyruk acını biliyorum. Rezil olmanın hıncını almaya çalışıyorsun. Ama delikanlı ol biraz diyeceğim ama nafile…Cesaretin varsa iddia dediklerini belgeli şekilde açıkla. Senin gibi hiçbir bilgiye sahip olmadan ekranlara çıkanlar bu ülkenin asıl sorunudur. En büyük haberin, elinde sopayla soba ısısı hesaplamak olan sen, büyüklerinin işine karışma. Rezil desem rezil değilsin, utanmaz desem yüzün kalmamış."
Bu sert tartışma, gazetecilik camiasında büyük yankı uyandırdı. İki tarafın da açıklamaları sosyal medyada geniş yankı buldu.
Tartışmanın Muhtemel Etkileri
Bu tartışma, gazetecilik etiği ve medya ilişkileri konularını yeniden gündeme getirdi. İddiaların doğruluğu ve gazetecilerin sorumlulukları hakkında kamuoyunda tartışmalar yaşanması bekleniyor. Ayrıca, bu tür olayların basına olan güveni nasıl etkileyeceği de merak konusu.
Olayın yargıya taşınıp taşınmayacağı henüz belirsizliğini korurken, her iki tarafın da açıklamaları yakından takip ediliyor.