
DEM'den İmamoğlu'na Şok Eleştiri: Masada Olursa Belki...
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, CHP'nin iktidarın "Terörsüz Türkiye" adını verdiği süreçteki tutumunu değerlendirirken Ekrem İmamoğlu'na yönelik dikkat çekici eleştirilerde bulundu. Bakırhan, İmamoğlu'nun siyasi olayları yanlış değerlendirdiğini ve CHP'nin süreçte yer alması halinde İmamoğlu'nun dışarıda kalabileceğini iddia etti.
DEM Parti'den CHP'ye Çağrı: Ortak Mücadele Vurgusu
Bakırhan, CHP'nin son dönemde yaşadığı baskılar nedeniyle sürece kaygıyla yaklaşmasını anladığını belirterek, ortak mücadele çağrısında bulundu. "Her birimiz kendi mahallemizde mücadele ettiğimiz müddetçe bu tür olumsuzluklarla karşılaşıyoruz. Ortak bir zeminde buluşabilirsek, şu anda yaşadıklarımızın hiçbirini yaşamayız," dedi. Bakırhan, kaygıların en çok soyut tartışmalarda büyüdüğünü ve ortak kazanımlarda eridiğini vurgulayarak, ortak mücadele alanlarını büyütmenin önemine dikkat çekti.
İmamoğlu'na Eleştiri: "Yanlış Yerde Duruyor"
Ekrem İmamoğlu'nun sosyal medya üzerinden yaptığı çağrıyı değerlendiren Bakırhan, İmamoğlu'nun "yaşanan siyasal olayları yanlış gören ve değerlendiren bir yerde durduğunu" söyledi. Bakırhan, İmamoğlu'na "İçeride olmasının sebebi kendi çeperimizden bakmamızdır" şeklinde seslendi. Bu açıklama, DEM Parti ile CHP arasındaki ilişkilerde yeni bir gerginliğe işaret ediyor.
"CHP Masada Olursa İmamoğlu Dışarıda Kalır" İddiası
Bakırhan, "Masada Cumhuriyet Halk Partisi olursa belki de İmamoğlu dışarıda olacak. Belki de bütün siyasi tutsaklar dışarıda olacak. Çünkü hukuk olacak, demokrasi olacak, adalet olacak," ifadelerini kullandı. Bu sözler, CHP'nin süreçteki rolünün önemine vurgu yaparken, aynı zamanda İmamoğlu'nun geleceğiyle ilgili de önemli bir mesaj içeriyor. Bakırhan, ülkedeki kötü gidişatın durması için herkesin masada olması gerektiğini ve bu sürecin desteklenmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
DEM Parti'nin bu açıklamaları, siyasi arenada geniş yankı uyandırdı. Özellikle İmamoğlu'na yönelik eleştiriler ve CHP'nin süreçteki konumuyla ilgili yapılan değerlendirmeler, önümüzdeki günlerde daha da tartışılacağa benziyor. Bu gelişmeler, Türkiye'nin siyasi geleceği açısından önemli ipuçları sunuyor.