Ekrem İmamoğlu, Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi aracılığıyla yaptığı dikkat çekici açıklamada, tutuklulara yönelik "etkin pişmanlık" uygulamalarına sert tepki gösterdi. İmamoğlu, baskı ve tehditlerle iftiraya zorlanan kişilere seslenerek, "Gerekirse önünüze konulan o iftiranameleri düzmece olduğunu bilerek imzalayın. Ben o imzaların yükünü tek başıma taşırım" dedi. Bu açıklamasıyla gündeme oturan İmamoğlu, yargı süreçlerindeki adaletsizliklere dikkat çekti.

"Mafyanın Bile Kullanmayacağı Yöntemler"

İmamoğlu, açıklamasında savcılık makamı eliyle yürütülen bir kumpas olduğunu iddia ederek, iş insanları, bürokratlar ve yol arkadaşlarının baskı, tehdit ve şantajla iftiraya zorlandığını belirtti. "Hayatında adliye koridoruna uğramamış tertemiz insanlar, tarihimizin en sistematik ve en utanç verici yargı tacizine maruz bırakılıyor" diyen İmamoğlu, devletin adalet elinin bir şantaj aracına dönüştürüldüğünü savundu. İmamoğlu, bu durumu "mafyanın bile kullanmayacağı yöntemler" olarak nitelendirdi.

İmamoğlu'nun açıklamalarındaki en çarpıcı kısımlardan biri, tutuklulara yönelik "Seni mahvedeceğiz. Aileni tutuklayacağız. Çoluğundan çocuğundan yıllarca ayrı bırakacağız. Gel, iftira at, kurtul!" denildiği iddiası oldu. Bu iddiaların SEGBİS kayıtlarında, kamera görüntülerinde ve tanıklıklarda bulunduğunu belirten İmamoğlu, "Bunları kimse bilmiyor, bunlar gizlenecek sanmayın!" şeklinde konuştu.

"Ben O İmzaların Yükünü Tek Başıma Taşırım"

İmamoğlu, bu süreçte zor durumda bırakılanlara seslenerek, şunları söyledi:

Bu sözleriyle İmamoğlu, kendi özgürlüğünü feda etmeye hazır olduğunu ve bu zorlu süreçte insanların yanında olduğunu vurguladı.

Adalet ve Aydınlığa Vurgu

Açıklamasının sonunda İmamoğlu, bu kirli düzene boyun eğmeyeceğini ve karanlığın elbet biteceğini ifade etti. "Yeniden aydınlığa ulaşacağız. O gün geldiğinde, sadece adalet değil, onur, şeref ve haysiyet kazanacak" diyerek umut dolu bir mesaj verdi. İmamoğlu'nun bu açıklamaları, siyasi arenada geniş yankı uyandırdı ve tartışmaları beraberinde getirdi.

Ekrem İmamoğlu'nun bu çıkışı, Türkiye'deki yargı süreçlerine ilişkin tartışmaları yeniden alevlendirdi. Özellikle "etkin pişmanlık" uygulamalarının ne kadar adil ve şeffaf olduğu, kamuoyunda daha fazla sorgulanmaya başlandı. İmamoğlu'nun "Ben o imzaların yükünü tek başıma taşırım" sözleri, hem destekçileri hem de eleştirmenleri tarafından farklı şekillerde yorumlandı. Bu açıklamaların, önümüzdeki günlerde siyasi gelişmeler üzerinde nasıl bir etki yaratacağı merakla bekleniyor.