Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemeleri'nin Anayasa Mahkemesi (AYM) kararları doğrultusunda son 72 saatte 200'ü aşkın PKK hükümlüsünü serbest bıraktığı iddiaları büyük yankı uyandırdı. Tahliyelerin, Türkiye'nin hassas bir dönemden geçtiği ve "Terörsüz Türkiye" söylemlerinin yükseldiği bir zamana denk gelmesi dikkatleri üzerine çekti.

AYM Kararı ve Tahliyeler

Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) aldığı bir karar sonrasında, Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemeleri harekete geçti. Mahkemeler, terör suçlarından hüküm giymiş 200'den fazla PKK'lı hükümlünün infazını durdurarak tahliye etti. Bu durum, kamuoyunda geniş bir tartışma başlatırken, tahliyelerin zamanlaması da ayrıca merak konusu oldu.

Sözcü'de yer alan bilgilere göre, geçmişte FETÖ'cü yargı mensuplarının etkili olduğu dönemlerde, Terörle Mücadele Kanunu'nda (TMK) yapılan değişikliklerle, toplumsal olaylara katılan veya izinsiz gösteri yapan kişiler, "silahlı terör örgütüne üye olmamakla beraber örgüt adına suç işlemek" suçundan yargılanarak uzun hapis cezalarına çarptırılmıştı.

Bu dönemde, binlerce kişi örgüt üyesi olmamalarına rağmen, örgüt üyesi gibi kabul edilerek mağdur edilmiş ve hak ihlalleri yaşanmıştı. Mağdurlar, Anayasa Mahkemesi'ne başvurarak, silahlı terör örgütü üyeliği için gerekli kriterleri taşımadıklarını ve sadece toplumsal olaylara katıldıkları için cezalandırıldıklarını belirtmişlerdi.

Tahliye Edilenler Tazminat Davası Açabilecek Mi?

Anayasa Mahkemesi'nin 5 Kasım 2024'te aldığı kararla, TCK'nın 220. maddesinin 6. fıkrasının iptal edilmesiyle, bu maddeye göre verilen mahkumiyet kararları suç olmaktan çıkarıldı. Bu kararın ardından, Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemeleri hızla harekete geçerek, 200'ü aşkın PKK hükümlüsünün infazını durdurdu ve tahliyelerine karar verdi.

• Tahliye edilenlerin, Hazine'ye tazminat davası açma hakkı doğabileceği belirtiliyor.
• Cezalarını tamamlayıp tahliye olanların da yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunabileceği ifade ediliyor.
• Beraat kararı almaları halinde, adli sicil kayıtlarını sildirebilecekleri gibi, tazminat komisyonuna başvurarak maddi ve manevi tazminat talep edebilecekleri de gelen bilgiler arasında.

Bu durum, geçmişte haksız yere cezalandırıldığını düşünen binlerce kişinin, tutuklulukta geçirdikleri süreler için Hazine'ye yüklü miktarda tazminat davası açmasına yol açabilir. Adalet Bakanlığı bünyesinde oluşturulan tazminat komisyonu, bu başvuruları değerlendirerek karara bağlayacak.

Sonuç olarak, Diyarbakır'da yaşanan bu tahliyeler, Türkiye'nin terörle mücadele sürecinde yeni bir sayfa açabilir. Ancak, tahliyelerin zamanlaması ve olası sonuçları, kamuoyunda uzun süre tartışılmaya devam edecek gibi görünüyor. Özellikle, tahliye edilenlerin tazminat davaları açma ihtimali, devletin bütçesi üzerinde önemli bir yük oluşturabileceği endişesini de beraberinde getiriyor.