22 Nisan 2025 Salı

Yenidoğan Çetesi Davasında Şok İddia: Fırat Sarı Benden IBAN İstedi!

Kamuoyunda büyük yankı uyandıran "Yenidoğan Çetesi" davasında şok edici gelişmeler yaşanmaya devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada tutuklu sanık Senanur Ünlü, Fırat Sarı'nın kendisinden IBAN istediğini ve gönderilen paranın bir günlük mesai ücreti olduğunu iddia etti. Bu açıklama, davanın seyrini değiştirecek mi?

Yenidoğan Çetesi Davasında Yeni İddialar

Duruşmada savunma yapan Senanur Ünlü, hastanede sadece 10 ay çalıştığını ve Fırat Sarı'nın talimatlarını yerine getirdiğini belirtti. Ünlü, tıbbi sekreter olmadığını, görevinin yenidoğan ünitesindeki ultrason ve röntgen gibi belgeleri sisteme işlemek olduğunu söyledi. Doğum iznindeyken Hasan Basri Gök'ün asistanların işleri yetiştiremediğini söylemesi üzerine hastaneye giderek belgelere yardım ettiğini ifade etti. Ardından Fırat Sarı'nın kendisinden IBAN istediğini ve gönderilen paranın 1 günlük mesai ücreti olduğunu savundu.

Davanın Geçmişi ve İddianame

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı iddianamede, sanık doktor Fırat Sarı'nın elebaşı olduğu suç örgütünün, yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini manipüle ederek doluluk oranlarını artırdığı ve SGK'dan haksız kazanç sağladığı belirtiliyor. İddianamede, hasta bebeklerin durumunun olduğundan daha ağır gösterildiği, yatış sürelerinin uzatıldığı ve SGK'dan yüksek ücretler tahsil edildiği iddia ediliyor. Ayrıca, bebeklerin sağlık durumunun iyileştirilmesi yerine maddi kazancın ön planda tutulduğu öne sürülüyor.

  • Sanıklar Fırat Sarı ve İlker Gönen için "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi" suçundan hapis cezası isteniyor.
  • Sanık Gıyasettin Mert Özdemir'in de benzer suçlardan cezalandırılması talep ediliyor.
  • İddianamede, "dolandırıcılık" suçu işlenerek maddi menfaat temin edilen hastaneler ve şirketler için de güvenlik tedbiri uygulanması isteniyor.

Davanın Sonuçları ve Etkileri

Yenidoğan çetesi davası, sağlık sektöründeki etik sorunları ve suiistimalleri gözler önüne seriyor. Davanın sonucunda, suçlu bulunanların cezalandırılması ve benzer olayların yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması bekleniyor. Bebeklerin ve ailelerinin mağduriyetinin giderilmesi, sağlık sistemine olan güvenin yeniden tesis edilmesi büyük önem taşıyor. Bu dava, sadece sanıkların yargılanmasıyla kalmayıp, sağlık sektöründe şeffaflığın ve denetimin artırılması için de bir fırsat olarak değerlendirilmelidir.

İlgili Haberler