Milli Eğitim Bakanlığı (MEB),eğitimde yapay zeka teknolojilerinin kullanımına ilişkin önemli bir adım atarak 'Yapay Zeka Etiği Tavsiyeleri' kitapçığını yayınladı. Bu hamle, eğitim sisteminde yapay zekanın etik ve sorumlu bir şekilde kullanılması için stratejik bir rehber niteliği taşıyor. Bakanlık, bu girişimle eğitimdeki dijital dönüşüm sürecini daha sağlıklı ve etkili bir şekilde yönetmeyi amaçlıyor.

Eğitimde Yapay Zeka: MEB'in Yol Haritası

MEB, Ulusal Yapay Zeka Stratejisi ve On İkinci Kalkınma Planı doğrultusunda 'Eğitimde Yapay Zeka Politika Belgesi ve Eylem Planı (2025-2029)' ile eğitim alanında yapay zekanın sorumlu kullanımını hedefliyor. Bu belge, eğitim süreçlerinde fırsat eşitliği, veri güvenliği ve etik değerlerin ön planda tutulduğu bir yol haritası sunuyor. Bu doğrultuda, yapay zekanın eğitim sistemine entegre edilmesi için gerekli ilkelerin belirlenmesi amaçlanıyor.

Yayınlanan kitapçık, öğrencilerin yalnızca akademik başarılarının değil, aynı zamanda sosyal, duygusal ve etik gelişimlerinin de göz önünde bulundurulmasını sağlıyor. Eğitimde fırsat eşitliği ilkesinin benimsenmesi, tüm öğrencilerin eşit koşullarda eğitim alabilmelerinin sağlanmasına yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Bu kapsamda, insan merkezlilik ilkeleri doğrultusunda yapay zekanın nasıl kullanılabileceğine dair çeşitli öneriler sunulmaktadır.

Kimler İçin? Etik Tavsiyeler Kime Yönelik?

Kitapçık, öğrenciler, öğretmenler, yöneticiler, veliler ve teknoloji geliştiricileri gibi tüm eğitim paydaşlarına yönelik etik kullanım önerilerini içeriyor. Belgede ele alınan konular arasında:

• Farkındalık oluşturma
• Sorumlu teknoloji kullanımı
• Eleştirel dijital okuryazarlık kültürü geliştirme

hedefleri yer alıyor. Bu bağlamda, eğitimdeki teknolojik ilerlemenin insan onuru, adalet ve fırsat eşitliği ilkeleriyle uyumlu bir şekilde ilerlemesi hedefleniyor.

Yapay Zeka ve Eğitim: Geleceğe Bakış

MEB'in bu girişimi, eğitimde yapay zeka teknolojilerinin güvenli ve etkili bir şekilde kullanılmasına yönelik önemli bir adım olarak öne çıkıyor. Eğitim sisteminin dijital dönüşüm sürecinde etik değerlerin korunması, geleceğin eğitim politikalarının şekillenmesinde belirleyici bir rol oynayacak. Yapay zeka, eğitimde kişiselleştirilmiş öğrenme deneyimleri sunma, öğrenci başarısını artırma ve öğretmenlerin iş yükünü hafifletme potansiyeline sahip. Ancak, bu teknolojinin etik ilkeler çerçevesinde kullanılması, olası risklerin önüne geçilmesi ve fırsat eşitliğinin sağlanması büyük önem taşıyor. MEB'in bu adımı, Türkiye'nin eğitimde yapay zeka alanında öncü bir rol üstlenmesine katkı sağlayabilir.