19 Nisan 2025 Cumartesi

Gazze'de İsrail Vahşeti: Tek Genetik Laboratuvarı Yok Edildi!

İsrail'in Gazze Şeridi'nde 7 Ekim 2023'ten bu yana sürdürdüğü saldırılar, "sağlık soykırımı" olarak nitelendirilen boyuta ulaştı. Bu saldırıların son örneği, Gazze'nin kuzeyinde tam kapasite hizmet veren tek hastane olan El-Ehli Baptist Hastanesi'ne yönelik gerçekleşti. İsrail'in bu saldırıda, Filistinlilerin sağlık hizmetine erişimini engellemek amacıyla özellikle hastanedeki acil servis, poliklinikler, eczane ve genetik laboratuvarı hedef alındı. Genetik ve kalıtsal hastalıkların teşhisinde kritik rol oynayan laboratuvar, bu saldırılar sonucunda kullanılamaz hale geldi.

El-Ehli Hastanesi'ndeki Durum

El-Ehli Baptist Hastanesi'nde görevli Ortopedi uzmanı Fadıl Naim, 13 Nisan gecesi yaşanan saldırıda hastanenin aldığı zararı ve bunun sağlık sistemi üzerindeki etkilerini çarpıcı bir şekilde dile getirdi. Naim, "El-Ehli Baptist Hastanesi, Gazze'nin kuzeyinde acil servis hizmetinin omurgasını oluşturuyordu. Tam teşekküllü bir hastaneydi. Yoğun bakım ünitesi ve 7/24 saat çalışan ameliyathanesi ile kesintisiz sağlık hizmeti sunuyordu. Ancak saldırıda, hastane bünyesindeki genetik laboratuvarı, acil servis, poliklinikler, radyoloji ve eczane bölümü büyük zarar gördü. Acil servis hizmet veremez hale geldi ve 300'ü aşkın hasta ve yaralı tedaviden mahrum kalarak diğer hastanelere nakledildi. Hastanenin hizmet dışı kalmasıyla özellikle kuzeydeki halk, hayati öneme sahip sağlık hizmetlerinden mahrum kaldı" şeklinde konuştu.

Gazze'nin Tek Genetik Laboratuvarı Hedefte

İsrail'in saldırısında hastaneye verilen en büyük zararlardan biri, Gazze Şeridi'nin tek genetik laboratuvarının kullanılamaz hale gelmesi oldu. Naim, Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilerin genetik hastalıklarının sebeplerinin araştırılıp tedavi edilmesi amacıyla bu laboratuvarı kurmaya karar verdiklerini belirterek, "Savaş başlamadan önce bu laboratuvarı açmak üzereydik ancak saldırıların başlamasıyla açamadığımız gibi son saldırıyla da tamamen bu laboratuvardan mahrum kaldık. Şu an laboratuvardaki alet ve cihazlar kullanılamaz durumda" dedi.

Laboratuvarı kurmadan önce hastalardan aldıkları numuneleri Kudüs'teki Makasıd Hastanesi, Batı Şeria ya da yurt dışındaki hastanelere göndermek zorunda kaldıklarını ifade eden Naim, sözlerine şöyle devam etti: "Genetik laboratuvarında pek çok genetik hastalık araştırılıp, sebepleri bulunmaya çalışılıyordu. Yine tüp bebek alanında da bu laboratuvara başvuruyorduk. Çünkü gebelikle ilgili sorunların çoğunun kökeninde de genetik yatıyor. Bu laboratuvar aracılığıyla sorun tespit edilip tedavi uygulanıyordu."

Naim, uluslararası toplumdan, uluslararası hukuk ve Cenevre Sözleşmesi'nce korunan hastaneleri ve sağlık çalışanlarını hedef almaması konusunda İsrail'e baskı uygulamaya çağırdı ve hastaların sağlık hizmeti almasının temel bir insan hakkı olduğunu vurguladı. İsrail'in bu saldırıları, sadece Gazze'deki sağlık sistemini değil, aynı zamanda Filistin halkının temel yaşam haklarını da hedef almaktadır. Bu durum, uluslararası toplumun acil müdahalesini gerektiren ciddi bir insanlık krizine işaret etmektedir.

Uluslararası Toplumun Sorumluluğu

Gazze'de yaşanan bu insanlık dramı karşısında uluslararası toplumun sessiz kalmaması ve İsrail'e yönelik somut adımlar atması gerekmektedir. Hastanelerin ve sağlık çalışanlarının korunması, Filistin halkının sağlık hakkına erişiminin sağlanması ve savaş suçlarının soruşturulması, uluslararası toplumun öncelikli sorumlulukları arasında yer almalıdır. Aksi takdirde, Gazze'de yaşanan bu trajedi, insanlık tarihine kara bir leke olarak geçecektir.

İlgili Haberler