Gazze'ye insani yardım götüren Küresel Sumud Filosu aktivistlerinin İsrail tarafından gözaltına alınmasıyla başlayan süreçte, ortaya atılan bir iddia dünya kamuoyunu derinden sarstı. Başta İngiliz The Times gazetesi olmak üzere birçok uluslararası basın kuruluşu, İsrail'in gözaltındaki 200'ü aşkın aktivisti Necef Çölü'nde bulunan ve "işkence cezaevi" olarak bilinen Katziot'a götüreceğini öne sürdü. Bu iddia, aktivistlerin akıbetiyle ilgili ciddi endişeleri beraberinde getirdi.

Katziot Cezaevi: İşkence İddialarıyla Ün Salmış Bir Mekan

Katziot Cezaevi, onlarca yıldır sistematik işkenceler, insan hakları ihlalleri ve ölümlerle anılan bir yer olarak biliniyor. Uluslararası insan hakları örgütleri, bu cezaevini "İsrail'in işgal rejiminin en somut simgelerinden biri" olarak tanımlıyor. Cezaevinde yaşananlara dair iddialar arasında şunlar yer alıyor:

• Fiziksel ve psikolojik işkence: Mahkumların düzenli olarak şiddete maruz kaldığı, uyku ve yemekten mahrum bırakıldığı iddia ediliyor.
• Cinsel saldırı: Cezaevinde cinsel taciz ve tecavüz vakalarının yaşandığına dair ciddi iddialar bulunuyor.
• İnsanlık dışı koşullar: Hücrelerin aşırı kalabalık, hijyen koşullarının yetersiz ve tıbbi bakımın sağlanmadığı belirtiliyor.
• Keyfi katliamlar: Cezaevinde mahkumların keyfi olarak öldürüldüğüne dair raporlar mevcut.

Aktivistlerin Akıbeti Hakkında Endişeler Artıyor

Sumud Filosu aktivistlerinin Katziot Cezaevi'ne götürüleceği iddiası, uluslararası kamuoyunda büyük bir endişe dalgası yarattı. İnsan hakları örgütleri, İsrail'e aktivistlerin güvenliğini sağlama ve onlara uluslararası hukuka uygun davranma çağrısında bulundu. Aktivistlerin avukatları da, müvekkillerinin derhal serbest bırakılması ve işkenceye maruz kalmamaları için gerekli tüm önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı.

Bu gelişmeler ışığında, Sumud Filosu aktivistlerinin akıbetiyle ilgili belirsizlik devam ediyor. Uluslararası toplumun ve insan hakları örgütlerinin, aktivistlerin güvenliği ve hakları için İsrail üzerinde baskı kurmaya devam etmesi bekleniyor. İsrail'in bu iddialara nasıl bir yanıt vereceği ve aktivistlerin geleceği, önümüzdeki günlerde yakından takip edilecek.