Meta'nın (Facebook, Instagram, WhatsApp) Filistin'e destek içerikli 39 milyon gönderiyi sansürlemesi büyük yankı uyandırdı. Türkiye'de ise 600 bin gönderinin silinmesi tepkilere neden oldu. Peki, bu sansürün arkasındaki nedenler neler? Meta'nın bu kararı ne anlama geliyor?
Filistin Paylaşımlarına Sansür İddiası
Drop Site News'in haberine göre, Meta, Filistin'e destek paylaşımlarına yönelik yoğun bir sansür uyguladı. Dünya genelinde 39 milyon gönderi silinirken, Türkiye'de bu sayı 600 bine ulaştı. Bu durum, sosyal medya kullanıcıları arasında büyük bir tartışma başlattı. Birçok kullanıcı, Meta'yı ifade özgürlüğünü kısıtlamakla suçluyor.
Meta'nın bu kararı almasındaki temel gerekçe, Filistin ile ilgili paylaşımlara gelen "terör desteği" şikayetleri oldu. Şirket, bu şikayetlerin %94'ünü olumlu değerlendirerek gönderileri kaldırdı. Ancak, bu durum, eleştirilerin odağına yerleşmesine neden oldu. Eleştirilere göre, Meta, Filistin'e destek veren kullanıcıları susturmaya çalışıyor.
Sosyal Medyada Tepkiler Çığ Gibi Büyüyor
Meta'nın sansür kararına sosyal medyada tepkiler çığ gibi büyüyor. Kullanıcılar, #FreePalestine (Özgür Filistin) etiketiyle paylaşımlar yaparak sansüre karşı duruş sergiliyor. Birçok kullanıcı, Meta'yı boykot etme çağrısında bulunuyor. Sosyal medya platformlarında örgütlenen kullanıcılar, Meta'nın bu kararından geri adım atmasını talep ediyor.
Bu sansürün, sosyal medya platformlarının tarafsızlığı konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdiği görülüyor. Kullanıcılar, sosyal medya şirketlerinin siyasi olaylara müdahale etmemesi gerektiğini savunuyor. Öte yandan, bazı uzmanlar, sosyal medya platformlarının nefret söylemi ve terör propagandası içeren içeriklere karşı önlem almasının zorunlu olduğunu belirtiyor.
Meta'nın Açıklaması Bekleniyor
Meta'nın bu sansür kararıyla ilgili henüz resmi bir açıklama yapmaması, merakı daha da artırıyor. Kullanıcılar, şirketin bu konuda bir açıklama yapmasını ve sansürün nedenlerini detaylı bir şekilde açıklamasını bekliyor. Meta'nın yapacağı açıklama, sansür tartışmasının seyrini belirleyebilir.
Bu olay, sosyal medyanın ifade özgürlüğü ve sorumluluk dengesi arasındaki hassas çizgiyi bir kez daha gözler önüne seriyor. Meta'nın bu sansür kararı, şirketin gelecekteki politikalarını ve sosyal medya platformlarının rolünü derinden etkileyebilir.
