Nepal'de sosyal medya platformlarına getirilen yasak, ülkeyi sarsan bir gençlik hareketine dönüştü. Z kuşağının öncülük ettiği protestolar, hükümetin istifasıyla sonuçlandı. Ülkede yaşanan bu beklenmedik değişim, sosyal medyanın gücünü bir kez daha gözler önüne serdi.

Sosyal Medya Yasağı Bardağı Taşırdı

Nepal hükümetinin sosyal medya platformlarına getirdiği erişim yasağı, özellikle genç nüfus arasında büyük bir tepkiyle karşılandı. Yasak, ifade özgürlüğüne bir darbe olarak algılandı ve Z kuşağının örgütlenerek protesto eylemlerine başlamasına neden oldu. Kısa sürede büyüyen gösteriler, ülkenin dört bir yanına yayıldı ve hükümet üzerinde büyük bir baskı oluşturdu.

Protestoların şiddeti giderek artarken, göstericiler parlamento binasını ateşe verdi. Bu olay, hükümetin otoritesini sarsan önemli bir dönüm noktası oldu. Artan baskılar karşısında, önce İçişleri Bakanı Ramesh Lekhak, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ramnath Adhikari ve Su Tedarik Bakanı Pradeep Yadav görevlerinden istifa etti. Ancak bu istifalar, protestoları yatıştırmaya yetmedi.

Başbakan İstifa Etmek Zorunda Kaldı

Hükümetin istifaları protestoları durdurmayınca, Başbakan da baskılara daha fazla dayanamayarak istifa etmek zorunda kaldı. Bu gelişme, Nepal'de Z kuşağının hükümeti deviren bir güç olduğunu gösterdi. Sosyal medyanın yasaklanmasıyla başlayan süreç, hükümetin sonunu getirdi.

Z kuşağı, sosyal medyayı sadece eğlence ve iletişim aracı olarak değil, aynı zamanda bir örgütlenme ve ifade özgürlüğü platformu olarak da görüyor. Bu nedenle, sosyal medya yasaklarına karşı gösterdikleri tepki, sadece Nepal'de değil, tüm dünyada yankı uyandırdı. Nepal'deki olaylar, gençlerin siyasi katılımının ve sosyal medyanın gücünün ne kadar önemli olduğunu bir kez daha kanıtladı.

Nepal'deki bu olaylar, demokrasinin ve ifade özgürlüğünün ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. Z kuşağının bu başarısı, diğer ülkelerdeki gençlere de ilham kaynağı olabilir. Unutulmamalıdır ki, gençlerin sesi duyulduğunda, değişim kaçınılmazdır.