Antalya Diplomasi Forumu'nda (ADF) ABD'li akademisyen ve BM danışmanı Prof. Dr. Jeffrey Sachs'ın açıklamaları gündeme bomba gibi düştü. Sachs, Suriye'de 14 yıldır devam eden kanlı çatışmaların ardında Beşar Esad'ın olmadığını, asıl nedenin 2011 yılında Beyaz Saray'da alınan bir karar olduğunu iddia etti. Bu çarpıcı iddia, Suriye savaşının gerçek sorumluları hakkında yeni bir tartışma başlattı.

Sachs'tan Şok Sözler: "Plan Çok Önceden Hazırdı!"

Prof. Sachs, ADF'de yaptığı konuşmada, Suriye savaşının Esad'ın otoriter yönetimi yüzünden çıkmadığını, planın çok daha önceden hazırlandığını vurguladı. Sachs'ın bu sözleri, salonda büyük bir şaşkınlık yarattı. Sachs, konuşmasında şunları söyledi:

Sachs'ın bu açıklamaları, Suriye savaşının perde arkasındaki gerçeklerin gün yüzüne çıkması açısından büyük önem taşıyor. Uzmanlar, Sachs'ın bu itiraflarının, uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandıracağını belirtiyor.

Suriye Savaşı'nın Gerçek Nedenleri Neler?

Suriye savaşı, 2011 yılında başlayan ve hala devam eden bir iç savaştır. Savaşın başlamasına neden olan faktörler arasında, Arap Baharı'nın etkisi, Esad rejimine karşı duyulan hoşnutsuzluk, dış güçlerin müdahalesi ve mezhep çatışmaları sayılabilir. Ancak Sachs'ın açıklamaları, savaşın arkasındaki asıl nedenin, ABD ve İsrail'in bölgedeki çıkarları olduğunu gösteriyor.

Suriye'deki iç savaşın başlamasına etki eden faktörler:

• Arap Baharı'nın etkisi
• Esad rejimine karşı duyulan hoşnutsuzluk
• Dış güçlerin müdahalesi
• Mezhep çatışmaları

Savaşın Sonuçları ve Bölgesel Etkileri

Suriye savaşı, milyonlarca insanın ölümüne, yaralanmasına ve yerinden edilmesine neden oldu. Ülke ekonomisi çöktü, altyapı büyük zarar gördü. Savaş, sadece Suriye'yi değil, tüm bölgeyi istikrarsızlaştırdı. Terör örgütleri güçlendi, mülteci krizi yaşandı ve bölgesel güçler arasındaki rekabet arttı.

Jeffrey Sachs'ın ADF'deki bu sarsıcı itirafı, Suriye savaşının gerçek nedenleri ve sorumluları hakkında yeni bir tartışma başlatacak gibi görünüyor. Bu itirafın, uluslararası ilişkilerde ve bölgedeki gelişmelerde önemli etkileri olabileceği düşünülüyor. Özellikle, Suriye'deki barış sürecinin yeniden değerlendirilmesi ve uluslararası toplumun bu konuya daha fazla odaklanması bekleniyor.